Sakarya'yı seviyoruz. Sakarya için çalışıyoruz.
ARA
Sakarya, özel günlerinde şıklığı ön planda tutan kadınlar için zengin abiye kıyafet seçenekleri sunan bir şehir hâline gelmiştir. Özellikle Adapazarı, Serdivan ve Erenler gibi merkez ilçelerde yer alan modaevleri ve butikler, her yaşa ve bedene uygun abiye modelleriyle dikkat çekmektedir. Mezuniyet törenleri, düğün davetleri, nişan organizasyonları ve gala geceleri için tercih edilebilecek modern ve klasik çizgilere sahip elbiseler, hem kiralık hem de satın alınabilir şekilde sunulmaktadır. Sakarya’daki abiye mağazaları, müşterilerine yalnızca kıyafet değil; stil danışmanlığı, kişiye özel prova ve aksesuar desteği gibi hizmetler de sunmaktadır. Böylece kombin tamamlanırken, şehirdeki moda trendlerini yansıtan özgün bir görünüm elde etmek oldukça kolaylaşır. Her sezon yenilenen koleksiyonlarla Sakarya’da abiye alışverişi yapmak, İstanbul veya büyükşehir trafiğine katlanmadan kaliteli ve uygun fiyatlı çözümlere ulaşmayı mümkün kılar. Özellikle Serdivan AVM çevresi ve Çark Caddesi, abiye alışverişi yapmak isteyenlerin ilk uğradığı adresler arasında yer almaktadır. Eğer siz de şıklığınızı ön plana çıkaracak abiye kıyafet arıyorsanız, Sakarya’daki geniş mağaza ağı ve tecrübeli terzilik hizmetleriyle tam aradığınız yeri bulmuş olabilirsiniz.
Kayıt Bulunamadı
Firma ekle

Abiye kıyafet haberleri

Ferizli'de ihtiyaç sahiplerine kıyafet dağıtılacak
Ferizli Kaymakam Vekili Fatih Kurt, ihtiyaç sahibi vatandaşlara kıyafet yardımı yapılacağını bildirdi.

Kurt, gazetecilere yaptığı açıklamada, Sosyal Yardımlaşma Vakfı ve Türk Kızılayı Ferizli Şubesi'nin her yaş gurubuna uygun 153 koli kıyafet dağıtacağını söyledi.

Sosyal Yardımlaşa Vakfı'na kayıtlarını yaptıran vatandaşların mütevelli heyet tarafından değerlendirileceğini ve daha sonra da kıyafet dağıtımının başlayacağını belirten Kurt, ihtiyacı olan vatandaşlardan Kaymakamlığın Sosyal Yardımlaşma Vakfı'na müracaat etmelerini istedi.
Eğitim-Bir-Sen 'Kılık Kıyafet Eylemi'ne devam ediyor

Eğitim-Bir-Sen Sakarya Şube Başkanı Murat Mengen, kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan personelin kılık kıyafetine dair eylem yapmaya devam ettiklerini belirtti.

Mengen, ''Sendikamız 15 Mart 2013 tarihinde hayata geçirdiğimiz sivil itaatsizliğin bütün hedeflerini gerçekleştirmek üzere, Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetlerine Dair Yönetmelik’in 5. maddesinde hâlâ hükmünü sürdüren sınırlama ve yasaklara son verilmesi yönünde düzenleme yapılmasını sağlamak için 14 Eylül 2017 tarihinden itibaren kamu görevlilerinin, kamu hizmetlerini söz konusu yönetmelikteki sınırlama ve yasaklara uymaksızın, toplumun değerlerine, genel kabul görmüş kılık-kıyafet şekillerine uygun olmak şartıyla belirleyecekleri kılık-kıyafetle yerine getirmelerine karar vermiştir'' dedi.

Mengen; Darbe kalıntısı, demokrasiye ve insan haklarına aykırı, insanların kişisel özgürlüklerine boyunduruk takan kılık-kıyafet yönetmeliğinin kaldırılması için başlattığımız sivil itaatsizlik eylemi, talebimiz karşılanıncaya kadar devam edecektir.

Kılık-kıyafet özgürlüğünün darbe kalıntısı yönetmeliğin boyunduruğundan kurtarılması konusunda Millî Eğitim Bakanlığı’na da önemli bir görev düşmektedir. Bakanlığın merkez ve taşra teşkilatı ile bağlı tüm kurum ve kuruluşlarda görev yapanlar, mesai saatleri içinde ve resmi görevlerinin ifasında, mevcut yönetmelik hükümlerine bağlı kalmaksızın, milletimizin değerlerine aykırı olmamak kaydıyla kılık-kıyafetlerini serbestçe seçebilmelidir şeklinde konuştu.

Serbest kıyafet uygulaması konusunda toplantı düzenlendi

Eğitim Bir Sen Sakarya Şube Başkanı Murat Mengen serbest kıyafet uygulaması ile ilgili bir basın toplantısı düzenledi.

Eğitim Bir Sen Ocak 2016’da 7 bölgede 31 ilde 3 bin öğretmen ve çok sayıda velilerle yaptığı özgürlükler anketini Sakarya Şube Başkanı Murat Mengen, kamuoyuyla paylaştı. Mengen yaptığı konuşmada, “Giydiğimiz kıyafet psikolojimizle, kendimizi nasıl hissettiğimizle, nasıl hissettirmek isteyişimizde doğrudan ilgilidir. Kıyafet, asli bir ihtiyaç olmasının yanında kültürel etnolojik ve sosyolojik bir göstergedir. Bu açıdan bakıldığında, meselenin sorun edilecek bir tarafı görünmez, görülmemelidir. Her toplumun toplum içinde her insanın bir kıyafet anlayışı vardır. Genel kabul gören ana tarz, toplumun sosyolojik, kültürel işleyişi içinde kendiliğinden oluşur. Kim kendini nerede nasıl ve hangi kıyafetle rahat edecekse öyle giyinir. Fabrikalar, hastaneler,maden ocakları, askerlik gibi kimi spesifik alanlarda yapılan işin mahiyeti gereği belli giyim formları (forma-üniforma) zorunlu olsa da, bu sınırlamaların hayatın özgürce aktığı, akması gereken sivil alanlara da uygulamaya çalışmak toplumun düşünsel, psikolojik gelişmesini engeller. İnsanların giyim kumaşına, saçına, sakalına, başörtüsüne takılıp kalmak, koyu, kör bir şekilcilikle esası görmemek demektir. Şöyle ya da böyle görünmeyle çağdaş olunacağı zehabına kapılanlar ilimde, sanatta, siyasette geri kalmışımızın zeminini hazırladılar. Kaldı ki sadece psikolojik rahatlama duygusu ile değil, insan, inancının gereğine uygun olarak da istediği gibi giyinir, giyinmelidir. Bu anlayışa ancak saygı duyulur. O nedenle biz, öncelikle hadiseye en temel kişi hak ve özgürlükleri noktasında bakıyoruz. Biz insanımıza güvenen, yasalardan yana, yasaklara karşı, hak ve özgürlükler için mücadeleyi başta değer bilen sendika olarak da başından beri duruşumuzu serbest kıyafetten yana koyduk. 28 Şubat ve etkisinin sürdüğü dönemlerde, bütün baskı ve şiddete karşı koyarak , insanımızın gasp edilen haklarını elde etmesi için yoğun mücadele verdik. ‘’411 el kaosa kalktı’’ faşist ve darbeci müsamahasızlığa karşı süren mücadelemiz bugün sadece okullarımıza değil , bütün kamu kurum ve kuruluşlarında bu saçma yasağın kaldırılması ile sonuçlandı. Toplumun hayrını , huzurunu düşünmedikleri tescillenmiş olan karanlık mahfillerin saldıkları korkunun tersine kaos değil barış oldu. Bu toplum içinde husumet ve huzursuzluk ancak yasaklardan beslenmiştir. İnsanımız yasaksız baskısız ortamlarda ancak sevgi, anlayış, dayanışma, kardeşlik çoğaltmış paylaşmıştır. Bugün bütün farklılıklarımızı zenginliğe dönüştürmenin coşkulu huzurunu hep irlikte yaşıyoruz. Bu anlayışla başlattığımız ‘’ özgürlük için 10 milyon imza ‘’ kampanyası ile ulaşılan 12 milyon 300 bin imzayı

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımıza ileterek sorunun çözüme kavuşturulmasını sağladık. Eğitim-Bir-Sen olarak aynı tutarlılıkla genel yönetim kurulumuzun 15 Mart 2013 tarihi ve 197 sayılı, kamu görevlilerinin serbest kıyafet uygulaması başlatılması kararı eylem olarak uygulamayı yasal düzenleme yapılıncaya kadar sürdüreceğiz. İmza kampanyamızın en kapsamlı, en geniş katılımlı anket olmasının ötesinde referandum niteliğindeydi. Bu kez de öğretmen, öğrenci ve velilerimiz arasında bir anket çalışması yaptık. Anketten çıkan sonuç, toplumda bu meselenin aşıldığını göstermektedir. Bağımsız bir anket kuruluşuna yaptırdığımız araştırma, Ocak 2016 da 7 coğrafi bölgede, 31 ilde , 3012 öğretmen, 1563 veli ve 8. Sınıf ve üzeri 1480 öğrenci ile yüz yüze görüşme yöntemi ile gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın temel sorusu, resmi okullarda öğretmenlere kıyafet serbestliği getirilmesi hakkında öğrenci, öğretmen , yönetici ve veli görüşleri nelerdir oldu. Amacımız bu görüşler doğrultusunda kılık kıyafet yönetmeliğinin olumlu olumsuz etkilerini belirlemektir” dedi.

Anket sonuçların çıkan sonuçlara göre önerilerden de bahseden Başkan Mengen, “Temmuz 2013’ten itibaren, ‘Öğrenciler, okul, sınıf ve şubelerde tek tip kıyafet giymeye zorlanamaz’ maddesi ile birlikte, öğrencilerin okul forması giyme zorunluluğu kalkmış ve tercih hakkı velilere bırakılmıştır. Öğrencilerin tek tip kıyafet giymeye zorlanmadığı bir eğitim sisteminde , öğretmenlerin zorunlu kıyafet giymeye mecbur edilmesi, öğretmenlik mesleğinin mensuplarına ve onların tercihlerine güvenilmediğinin, aynı zamanda saygı duyulmadığının ifadesi olarak kabul etmek lazımdır. Kendine yakışanı giyebilme özgürlüğüne sahip bir öğretmenin özgüveni şüphesi daha yüksek olacaktır. Erkek kamu personelinin, takım elbisesiz, kravatsız görev yapması ya da uzun saçlı sakallı halde çalışmasının kamu hizmeti üzerinde bir risk oluşturmayacağı gibi, hizmetten yararlanan birey ve vatandaş yönüyle de hizmete erişim ve hizmetten yararlanma noktasında zorluk oluşturacak bir içeriğe sahip değildir. Kamu görevlileri ile aynı ortamda çalışan kamu işçileri ya da taşeron firma elemanları, kamu hizmetlerinin sunumu sürecinde serbest kıyafetle görev yapmaktadırlar. Bunun yanında memur statüsünde çalışan mühendis, hizmet binasında zorunlu kılık kıyafet uygulamasına tabii olurken aynı yerde işçi pozisyonunda görev yapan mühendis takım elbisesiz kıravatsız görev yapabilmektedir. Avrupa Birliğine üye ülkelrin uygulamalrının bize gösterdiği gerçek ; kılık kıyafet özgürlüğünün veya kılık kıyafetin daha esnek kurallara bağlanmasının kamu hizmeti sunumunda bir risk oluşturmadığıdır. Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan personelin kılık ve kıyafetlerine dair yönetmelik bakanlar kurulu tarafından yürütülen bir düzenlemedir. Bakanlar Kurulu bahse konu yönetmeliği 5. Maddesinde yer alan, kılık kıyafette uyulacak hususları yeniden düzenleyerek , zorunluluğu ve dayatmayı değil, özgürlüğü esas alan bir felsefe ile bu sorunu çözmelidir. Öğretmenlerimiz toplumun ahlaki değerlerine sundukları kamu hizmetinin saygınlığına gölge düşürmeyecek nitelikteki kılık kıyafette görev yapabilecek erdeme sahiptir. Bundan kimsenin şüphesi olamalıdır” diye konuştu.

13 bin öğrenciye kıyafet yardımı yapıldı
Erenler Kaymakamlığı ve Kızılay Erenler Şubesi ortaklığından ilçe genelinde daha önceden tespiti yapılan ihtiyaç sahibi bin 13 öğrenci için İstanbul Merter Şube Başkanı Ercan Tan’ın desteği ile kıyafet yardımı yapıldı. 
 
Yapılan etkinliğe Erenler Kaymakamı Mehmet Mızrak, Erenler Belediye Başkanı Cavit Öztürk, Erenler Milli Eğitim Müdürü Ayhan Ersoy, Küpçüler İlk ve Ortaokul Müdürü Mahmut Yılmaz, Kızılay Erenler Şubesi Başkanı İsmail Ergül ve Başkan Yardımcısı Ekrem Ürdüç’ün katıldığı törenle okul öğrencilerine kıyafetleri teslim edildi. Tören öncesinde Başkan Yardımcısı Ekrem Ürdüç tarafından öğrencilere yönelik, afet öncesi, esnası ve sonrası Kılızay’ın görevleri, yaptığı yardım faaliyetleri ve kan bağışı konusunda bilgilendirme de bulundu. Programda Okul Müdür Yardımcısı Mehtap Aydoğdu Bilgiç ve Melek Özdemir’de yer aldı. Törende konuşan Şube Başkanı Ergül, “Bu yardımları öğrencilere ulaştırmamıza yardımı bulunan herkese teşekkür ediyorum. Kızılay Erenler Şubesi olarak darda kalan herkesin yanında olacağız. İhtiyaç sahibi çocuklarımıza ulaştığımız için çok mutluyuz. Bize devamlı yardımda bulunan sayın kaymakamımız, belediye başkanımız, ilçe milli eğitim müdürlüğümüz ve tüm kurumlarımıza teşekkür ediyorum. Bu arada Erenler Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Şenol Dinç’ede ayrıca teşekkür ediyoruz” dedi. Ergül’ün konuşmasının ardından Kaymakam Mehmet Mızrak ve Belediye Başkanı Cavit Öztürk’e, Başkan Ergül, Milli Eğitim Müdürü Ayhan Ersoy’ada, Başkan Yardımcısı Ürdüç tarafından teşekkür plaketi verildi.
 
Bu tür organizasyonların daha fazla olması gerektiğini söyleyen Kaymakamı Mızrak, “Kızılay Erenler Şubesini bu çalışmasından dolayı kutluyorum. Arkadaşlar çok iyi çalışıyorlar. Belediye başkanımız ve ilçe milli eğitim müdürümüze de katkıları için teşekkür ediyorum” derken, Başkan Öztürk’de ilçe uyum içinde bu tür çalışmalar yapıldığını belirterek emeği geçenlere teşekkür etti.
Üniversiteliler, atık malzemelerden kıyafet defilesi yaptı
Sakarya Üniversitesi Eğitim Fakültesi öğrencileri, \'Hayatı Kirletme- Çevreyi Koru\' projesi kapsamında atık malzemelerden kıyafet defilesi yaptı.

Tamamı atık malzemelerden yapılan gelinlik, şapka ve çantalar izleyenlerden büyük ilgi gördü.

Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Eğitim Fakültesi öğretmen adayları \'Hayatı Kirletme – Çevreyi Koru\' projesi kapsamında farklı bir etkinliğe imza attı. Lisans Bilimsel Araştırma Projesi (LİBAP) kapsamında gerçekleşen programda atık malzemelerden kıyafet defilesi yapıldı. Çevrenin korunmasının önemine değinilen defilede öğrenciler, tamamı atık malzemelerden yapılan gelinlik, şapka, çanta ve gözlük gibi birbirinden ilginç kıyafetleri sergiledi. Defile beğeniyle izlendi.
Kamuda kıyafet serbestliğine destek
Eğitim İlke-Sen, kamu görevlilerinin kılık ve kıyafetlerini düzenleyen yönetmeliğin değiştirilmesi talebiyle başlatılan boykota destek vererek, yasaksız ve baskısız bir düzenleme istedi.

Eğitim İlke-Sen (İlkeli Eğitim ve Bilim Çalışanları Dayanışma Sendikası), 1982 yılından beri yürürlükte olan "Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmelik"in değiştirilmesi için yürütülen sendikal çalışmalara desteğini açıkladı.

Sendika adına bir açıklama yapan Eğitim İlke-Sen MYK üyesi Beytullah Önce, okullara ve diğer kamu kurumlarına serbest kıyafet ile gideceklerini belirtirken; "Bugün yaşadığımız toplumsal ve siyasal sorunların birçoğunun temel bir sistem meselesi olduğu ortadadır. 12 Eylül ve 28 Şubat, sistemin son otuz yıllık süreçte kendisini açıkça gösterdiği iki önemli tarihtir ve ne yazık ki bu tarihlerde yürürlüğe giren birçok uygulama bugün devam etmektedir. 1982 yılından beri yürürlükte olan kılık ve kıyafetine yönetmeliği bunun en somut örneklerindendir. Eğitim İlke-Sen olarak tüzüğümüzde de işaret ettiğimiz gibi; farklı toplumsal grupların, inançların, dil ve kültürlerin eğitimde ve kamusal alanda ayrımcılığa ve inkâra maruz kalmasını temel bir hak ihlali kabul ediyoruz… Bu sebeple de, darbe dönemi ürünü kılık-kıyafet yönetmeliğinin kaldırılmasına yönelik sendikaların başlattığı girişimlere desteğimizi açıklıyoruz" dedi.
Önce, açıklamasında sendikaların temel hak ve özgürlükler konusunda dayanışma sergilemesinin önemine dikkat çekerek sendika yönetimlerine şöyle seslendi: "Bütün sendikalara çağrımız açık ve nettir: Temel haklarımız ve özgürlüklerimiz konusundaki pozisyonunuzu hükümetlere göre şekillendirmekten, değiştirmekten artık vazgeçin! Geçici koltuklarda oturanlara göre birbirinize karşı konumlanmayın! Attığınız adımlarda, düzenlediğiniz kampanyalarda siyasal iktidarların size çizdiği sınırlar içinde hareket etmekten vazgeçin ve size had çizmeye kalkışan her kim olursa olsun haddini bildirin! Hak ve özgürlüklerin parçalanamaz bir bütün olduğunu artık kavrayın! Unutmayın ki, kendiniz için istediğinizi başkası için de istemedikçe asla adil, hakkaniyetli ve özgürlükçü bir sendikal mücadele yürütemezsiniz! Eğitim İlke-Sen olarak kılık-kıyafet yönetmeliğinin bir an önce kaldırılması gerektiğini savunuyoruz. Bu sebeple de yönetmeliği boykot ediyoruz."

Ferizli'de ihtiyaç sahiplerine kıyafet dağıtılacak

Oku

Eğitim-Bir-Sen 'Kılık Kıyafet Eylemi'ne devam ediyor

Oku

Serbest kıyafet uygulaması konusunda toplantı düzenlendi

Oku

13 bin öğrenciye kıyafet yardımı yapıldı

Oku

Üniversiteliler, atık malzemelerden kıyafet defilesi yaptı

Oku

Kamuda kıyafet serbestliğine destek

Oku
Sakarya’da abiye kıyafet arayışına girenler için doğru tercihi yapmak, yalnızca elbisenin modelinden ibaret değildir. Vücut tipi, davetin konsepti ve mevsimsel detaylar da göz önünde bulundurularak kombin yapılması gerekir. Özellikle nişan, mezuniyet, düğün gibi organizasyonlar için abiye seçerken Sakarya’daki butiklerde bolca alternatif bulmak mümkündür. Dantel detaylı klasik modellerden, sade ve modern çizgilere sahip tasarımlara kadar her tarza uygun elbiseler sunan Sakarya modaevleri, müşterilerine prova imkânı da tanır. Bu sayede hazır kalıpların ötesine geçerek kişiye özel uyarlamalar yapılabilir. Ayrıca bazı mağazalarda ayakkabı ve çanta gibi tamamlayıcı ürünler de kolaylıkla bulunabilir. Sakarya, özellikle Serdivan, Adapazarı ve Erenler bölgelerinde yoğunlaşan abiye satış noktaları sayesinde geniş bir kitleye hitap eder. Üstelik sadece satın alma değil, kısa süreli kullanımlar için kiralama hizmeti sunan yerler de oldukça fazladır. Bu, hem ekonomik hem de pratik bir çözüm sunar. Abiye seçimi yaparken kumaş kalitesine, dikiş detaylarına ve beden uyumuna dikkat etmek önemlidir. Sakarya’daki profesyonel modaevleri sayesinde hayalinizdeki şıklığa zahmetsizce ulaşabilir, özel davetlerde ışığınızla fark yaratabilirsiniz.
Düzenle
Alt Limit: Yok
Counter: 252