İlk dava bugün görülmeye başlandı

Sakarya'da Fethullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında açılan ilk davada 200 sanığın yargılanmasına başlandı.

- Dava, yoklama ile başladı

Sakarya’da 15 Temmuz gecesi Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensuplarınca gerçekleştirilmek istenen darbe teşebbüsü sonrası Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianame neticesinde aralarında FETÖ elebaşı Fethullah Gülen, örgütün "hava kuvvetleri imamı" Adil Öksüz'ün de bulunduğu toplam 224 sanığın yargılanması Ferizli Kapalı Spor Salonunda yoklama ile başladı.

Eksiklerin giderilmesi sonrasında sanıkları uyaran mahkeme başkanı Mehmet Sertaç Kesler, “Burada ciddi bir yargılama faaliyeti gerçekleştireceğiz. Saygılı olacaksınız, yargılama faaliyetinde kimse kimseye kötü davranmasına izin vermeyeceğiz. Adil bir yargılama olacak, bu yargılama bugünden itibaren başladı. Nisan ayının son haftası itibarı ile savunmaları bitirmeyi öngörüyoruz” dedi.

Özel olarak hazırlanan duruşma salonunda, Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesince görülen oturumda, 138'i tutuklu 140 sanık, mağdurlar ile taraf avukatları hazır bulundu.

Türk Silahlı Kuvvetlerinden (TSK) ihraç edilen, 1. Motorlu Piyade Tugay Komutan Vekili Piyade Kurmay Albay Uğur Coşkun, Kurmay Albay Bahri Gürhan, Sakarya İl Jandarma Komutan Vekili Yarbay İlhan Aysan, Albay Ahmet Üzer, Yüzbaşı Yavuz Soyer, Binbaşı Ali Şahin, Üsteğmen Kayhan Demir, Yarbay İsmail Öcal, davanın sanıkları arasında bulunuyor.

Kimlik yoklamasının ardından mahkeme başkanı, saygılı olunması gerektiğini, ciddi bir yargılama yapıldığını belirterek, "Bunun bozulmasına, insanların birbirine kötü davranmasına izin vermeyeceğiz. Bu yargılamanın adil olacağından kimsenin şüphesi olmasın." dedi.

Mahkeme başkanı, yargılamanın ilk duruşmasının nisan ayının son haftasında bitmesinin öngörüldüğünü dile getirerek, taleplerin, tutuklu sanıkların savunmalarının bitmesinin ardından alınacağını kaydetti.

Daha sonra sanık avukatlarının yargılamaya ilişkin talep ve önerilerini dinleyen mahkeme başkanı, duruşmaya ara verdi.

- İddianame


Darbe girişimi sırasında Sakarya Valiliğinin işgaliyle ilgili 220 asker ile aralarında FETÖ elebaşısı Fetullah Gülen, örgütün sözde "hava kuvvetleri imamı" olduğu belirtilen firari Adil Öksüz'ün de yer aldığı 224 sanık hakkında Cumhuriyet Başsavcısı, başsavcı vekili ile 5 savcı tarafından hazırlanan ve 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianame, 6 bölüm ve bin 353 sayfadan oluşuyor.

İddianamede, FETÖ elebaşısı Fetullah Gülen, örgütün "hava kuvvetleri imamı" Adil Öksüz ile meslekten ihraç edilen eski 1. Motorlu Piyade Tugay Komutan Vekili Piyade Kurmay Albay Uğur Coşkun, Kurmay Albay Bahri Gürhan, Sakarya İl Jandarma Komutan Vekili Yarbay İlhan Aysan, Albay Ahmet Üzer, Yüzbaşı Yavuz Soyer, Binbaşı Ali Şahin, Üsteğmen Kayhan Demir, Yarbay İsmail Öcal ve 173 şüpheli hakkında TCK'nın "anayasayı ihlal" suçunu düzenleyen 309 ile "kasten öldürme" suçunu düzenleyen 81 ve 35. maddeleri uyarınca birer kez ağırlaştırılmış müebbet ile 185 yıl 6 aydan 319 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

Subay, astsubay, erbaş ve erlerden oluşan 41 şüpheli hakkında da çeşitli suçlardan hapis cezaları talep edilen iddianamede, 50 şüpheli hakkında ise "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" ve "silahlı terör örgütüne üye olma" suçlarından kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi.

Sakarya Valisi Hüseyin Avni Coş'un da müşteki olarak yer aldığı iddianamede, valiliğin işgali sırasında yaralanan 19 vatandaş da mağdur olarak bulunuyor.

- Sanık sayısı 224'e yükseldi

Bu arada soruşturma kapsamında hazırlanan ek iddianameyle 24 kişinin daha dosyaya eklendiği öğrenildi.

Böylece davada yargılanan sanık sayısı 224'e yükseldi. 

Sakarya’da 15 Temmuz gececi Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensuplarınca gerçekleştirilmek istenen darbeyi yöneten kişi olan 1. Motorize Piyade Tugay Komutanı Albay Uğur Coşkun, davada verdiği ifadede, "Vali ile emniyet müdürü kampüse gelirlerse kontrol altına alınması gerektiğini söyledim” dedi.

Sakarya’da 15 Temmuz gecesi FETÖ mensuplarınca gerçekleştirilmek istenen darbe teşebbüsünün ardından açılan darbe teşebbüsü davasının ilk duruşması gerçekleşti. Duruşmada sanık 1. Motorize Piyade Tugay Komutanı Albay Uğur Coşkun, verdiği ifadede o gece yaşananları anlattı. Coşkun, “Bana telefon geldi, şok olmuş bir vaziyette İstanbul istikametine dönüş yaptım. O gün tugayda nöbetçi rütbeliyi aradım. O da bana bütün birliğin toplandığını söyledi. Dönüş sırasında Ahmet Albayı aradım, Ahmet Albaya 'Birlik toplansın ciddi bir durum var' dedim. Ahmet ile telefonda görüştük, birlikleri toplayarak kışlaya getirmesini söyledim. Bu konuşmalarda Ahmet Albaya cevaben sıkıyönetim ilan edilmiş dediğim doğrudur. Aynı dakikalar içerisinde jandarma ile irtibat kurulmasını, yol ve kavşakları kontrol etmesini emrettim. Gece 22.00 sıralarında eve geldim. Ailemi bırakıp üniformamı giyip askeri birliklerin yanına geldim. İlk önce Ahmet Albayla konuştuk. Tam olarak hatırlamadığım biri bana Genelkurmaydan mesaj evrak dağıtım sistemi üzerinden gelen mesajın çıktısını getirdi. Gelen birlik personeline amacım gelen emri okumaktı. Mesajı ilk maddeden son maddeye kadar okudum. Emirde valilik ve hizmet binalarının güvenlik altına alınması, hiçbir evrakın içeriden çıkarılmaması talimatı geldi. Emniyet ve jandarma ile işbirliği yapılması, kusurlu davrananlar için idari işlem yapılacağı, sıkıyönetim komutanlığı tarafından yapılacağı açıklaması yazıyordu. Hiç kimseye direnen halka vuracaksınız talimatını vermedim. Personelime emri uygulamasına engel olan kim varsa ateş edin emrim olmadı” dedi.

“Vali ve emniyet müdürü gelirse kontrol altına alın emrini verdim”
Vali ve emniyet müdürü valilik kampüsü civarına gelirse kontrol altına alınması emrini verdiğini de söyleyen Albay Coşkun, “Ahmet Albay bana ne yapacağımızı sordu. Bende valilik kampüsünün emniyete alınmasını sağlayın dedim. İçeriden evrak çıkarılmasını ve dışarıdan içeriye kimsenin alınmamasını bildirdim. Daha sonra İl Jandarma Komutanlığından İlhan Yarbayı aradım. Sayımız az, takviye ihtiyacımız var dedim. Onlarda bizim sayımız az dedi. Birliklerim henüz valiliğe varmadan il emniyet müdürünü aradım, gelen emri ona ilettim. Ve yanlış anlaşılmaması için personele bilgi ver dedim. Emniyet müdürü, 'Ben sizden emir almam validen alırım' dedi. Bende sıkı yönetim direktiflerini yerine getiriyorum dedim. Amacım yanlışa mahal vermemekti. Ahmet Albayı, müdürü aradıktan sonra aradım müdür ile görüştüğümü söyledim. Vali ile emniyet müdürü kampüse gelirlerse kontrol altına alınması gerektiğini söyledim. Valilikte görevli olan Ahmet Albay kampüste toplanan vatandaşların valiliğe girmeye çalıştığını söyledi, bende telefonla içeriye kimsenin alınmaması gerektiğini söyledim. Takviye için gönderdiğim İsmail Yüzbaşının emrindeki askerler valiliğe ulaşamadılar. Bunlar olurken ben karargahta idim. Bir uzman çavuş yanıma gelerek Ege Ordu Komutanlığı Harekat Merkezinin bana ulaşmaya çalıştığını söyledi. Bende ona ben bu emri duymadım ve tanımıyorum dedim. Ben sadece rütbeliye sıkı yönetim komutanlığı devrede, ona bağlıyız dedim. Saat gece 01.00’den sonra kampüste toplanan halkın kendilerini linç etmek istediğini söyledi. Ben birliklerime telefon ile kışlaya dönmesi gerektiğini söyledim. Birliğimdeki askerler biz silahları teslim ettik, teslim oluyoruz dedi” ifadelerini kullandı.
7 yıl önce
Yorumlar_
[İlk yorum yapan siz olun]