SASİAD, Kentsel Dönüşüm Projesi'ne Tepkili
Sakarya Sanayi ve İş Adamları Derneği (SASİAD) Yönetim Kurulu başkanı Ahmet Öztürk, Sakarya Büyükşehir Belediyesi tarafından gündeme getirilen Kentsel Dönüşüm Projesinin bugünkü şartlar itibariyle Rantsal Dönüşüm Projesi olduğunu söyledi.
Öztürk, yönetim kurulu üyeleriyle birlikte Limapark Otel'de basın toplantısı düzenledi. Kentsel dönüşüm projesinin esnaf için yararlı olmayacağını belirten Öztürk, “Milyonlarca Türk lirası borcu bulunan Büyükşehir belediyemizin, Türkiye'deki hiçbir belediyenin cesaret edemediği bu büyüklükteki bir projenin altından kalkması mümkün gözükmemektedir. Ama TOKİ'nin devreye girmesi ile hükümet destekli bir proje ortaya çıkarsa, bu projenin kimlere daha fazla fayda getireceği ile ilgili kafamızda ciddi soru işaretleri oluşacaktır. Biz Sakarya sanayicileri ve işadamları olarak, artık bazı şeylerin değişmesini istiyoruz. Yerel yönetimlerin, şehri ilgilendiren büyük projelere kalkışmadan önce, dar kapsamda projenin muhataplarının, geniş kapsamda da Sakaryalıların görüş ve önerilerinin dikkate alınmasının olmazsa olmaz bir koşul olarak benimsenmesini arzu etmekteyiz. Aksi halde, projenin muhatapları, sivil toplum örgütleri ve vatandaşların görüş ve önerilerinden yoksun, yerel yönetimlerin “Ben yaptım oldu mantığı” ile hayata geçirdikleri çok sayıdaki projenin, nasıl ketum kaldığı onlarca örnekle sabittir. Bu örnekleri görebilmek için şehrimizde yapacağımız yarım saatlik bir tur bile yeterlidir” dedi.
Öztürk, yönetim kurulu üyeleriyle birlikte Limapark Otel'de basın toplantısı düzenledi. Kentsel dönüşüm projesinin esnaf için yararlı olmayacağını belirten Öztürk, “Milyonlarca Türk lirası borcu bulunan Büyükşehir belediyemizin, Türkiye'deki hiçbir belediyenin cesaret edemediği bu büyüklükteki bir projenin altından kalkması mümkün gözükmemektedir. Ama TOKİ'nin devreye girmesi ile hükümet destekli bir proje ortaya çıkarsa, bu projenin kimlere daha fazla fayda getireceği ile ilgili kafamızda ciddi soru işaretleri oluşacaktır. Biz Sakarya sanayicileri ve işadamları olarak, artık bazı şeylerin değişmesini istiyoruz. Yerel yönetimlerin, şehri ilgilendiren büyük projelere kalkışmadan önce, dar kapsamda projenin muhataplarının, geniş kapsamda da Sakaryalıların görüş ve önerilerinin dikkate alınmasının olmazsa olmaz bir koşul olarak benimsenmesini arzu etmekteyiz. Aksi halde, projenin muhatapları, sivil toplum örgütleri ve vatandaşların görüş ve önerilerinden yoksun, yerel yönetimlerin “Ben yaptım oldu mantığı” ile hayata geçirdikleri çok sayıdaki projenin, nasıl ketum kaldığı onlarca örnekle sabittir. Bu örnekleri görebilmek için şehrimizde yapacağımız yarım saatlik bir tur bile yeterlidir” dedi.
Bu Büyük Çelişkidir
Öztürk, projenin Anayasa'ya aykırı olduğunu ifade ederek, “Türkiye Cumhuriyeti Anayasanın 35. maddesindeki 'Herkes, mülkiyet ve miras haklarına sahiptir. Bu haklar, ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırlanabilir. Mülkiyet hakkının kullanılması toplum yararına aykırı olamaz' denilmektedir. Projenin şimdiki haline baktığımızda, Anayasamızın bu önemli maddesindeki hususların dikkate alınmadığı açık şekilde görülebilmektedir. Bu proje, Marmara Depremi'nin ardından şehrimizdeki yeni yapılaşmaların, zemini daha sağlam olan bölgelere kaydırılması ile ilgili ortak görüşe de ters düşmektedir. Bir taraftan zemini sağlam kuzey bölgelerimiz özendirilirken, diğer taraftan Dörtyol Sanayi Bölgesi Kentsel Dönüşüm Projesi kapsamında planlanan yaklaşık 5 bin konutun yapılması büyük bir çelişki olarak dikkatleri çekmektedir. Bölgenin çok yakınından geçen fay hattına ve yüksek kata elverişli olmayan zemin yapısına rağmen kat yüksekliğinin 4'e çıkarılması da düşündürücüdür” diye konuştu.
Öztürk, projenin Anayasa'ya aykırı olduğunu ifade ederek, “Türkiye Cumhuriyeti Anayasanın 35. maddesindeki 'Herkes, mülkiyet ve miras haklarına sahiptir. Bu haklar, ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırlanabilir. Mülkiyet hakkının kullanılması toplum yararına aykırı olamaz' denilmektedir. Projenin şimdiki haline baktığımızda, Anayasamızın bu önemli maddesindeki hususların dikkate alınmadığı açık şekilde görülebilmektedir. Bu proje, Marmara Depremi'nin ardından şehrimizdeki yeni yapılaşmaların, zemini daha sağlam olan bölgelere kaydırılması ile ilgili ortak görüşe de ters düşmektedir. Bir taraftan zemini sağlam kuzey bölgelerimiz özendirilirken, diğer taraftan Dörtyol Sanayi Bölgesi Kentsel Dönüşüm Projesi kapsamında planlanan yaklaşık 5 bin konutun yapılması büyük bir çelişki olarak dikkatleri çekmektedir. Bölgenin çok yakınından geçen fay hattına ve yüksek kata elverişli olmayan zemin yapısına rağmen kat yüksekliğinin 4'e çıkarılması da düşündürücüdür” diye konuştu.
İşadamının Mağduriyetleri Giderilmelidir
Vatandaşların oyları ile seçilen yerel yöneticilerin ve üyelerinin teveccühü ile göreve getirilen Sivil Toplum Örgütü yöneticilerinin, temsil ettiği kesimleri yakından ilgilendiren önemli konularda kendilerini seçen, temsil ettikleri kesimleri mi, yoksa başkalarının mı (?) yanında olduklarını açıkça beyan etmek zorunda olduklarını belirten Öztürk, temsil ettiği üyelerinin haklarını koruyamayan Sivil Toplum Örgütlerinin, kuruluş amacının dışına çıktıklarını kaydetti.
SASİAD olarak, bölgede faaliyet gösteren üyelerin tamamının, mevcut şartları itibariyle söz konusu projeye karşı olduklarını beyan ettiklerini ifade eden Öztürk, ”Dolayısıyla mevcut şartlar değişmediği sürece SASİAD Yönetim Kurulu olarak bizlerin de bu projeyi desteklemesi beklenemez. Projenin mevcut hali, Dünyada ve Türkiye'de yaşanan Global krizin olduğu bu zamanda buradaki sanayici, esnaf ve zanaatkarlarımızın daha da zora sokulmasından başka bir şey değildir. Şuan bile orada bulunan esnaflarımız zora düşürülmüştür. İşini geliştirmek isteyen cesaret edemiyor. Bankalar tarafından burada verilecek ipotekler kabul edilmemektedir. Kredi alan işletmelerin kredileri geri çağırılmaktadır.Bir an önce mevcut proje terk edilmeli ve herkesin üzerinde mutabakat sağlayacağı yeni bir proje hazırlanana kadar bölge esnafının ve işadamının mağduriyetleri giderilmelidir” dedi.
Vatandaşların oyları ile seçilen yerel yöneticilerin ve üyelerinin teveccühü ile göreve getirilen Sivil Toplum Örgütü yöneticilerinin, temsil ettiği kesimleri yakından ilgilendiren önemli konularda kendilerini seçen, temsil ettikleri kesimleri mi, yoksa başkalarının mı (?) yanında olduklarını açıkça beyan etmek zorunda olduklarını belirten Öztürk, temsil ettiği üyelerinin haklarını koruyamayan Sivil Toplum Örgütlerinin, kuruluş amacının dışına çıktıklarını kaydetti.
SASİAD olarak, bölgede faaliyet gösteren üyelerin tamamının, mevcut şartları itibariyle söz konusu projeye karşı olduklarını beyan ettiklerini ifade eden Öztürk, ”Dolayısıyla mevcut şartlar değişmediği sürece SASİAD Yönetim Kurulu olarak bizlerin de bu projeyi desteklemesi beklenemez. Projenin mevcut hali, Dünyada ve Türkiye'de yaşanan Global krizin olduğu bu zamanda buradaki sanayici, esnaf ve zanaatkarlarımızın daha da zora sokulmasından başka bir şey değildir. Şuan bile orada bulunan esnaflarımız zora düşürülmüştür. İşini geliştirmek isteyen cesaret edemiyor. Bankalar tarafından burada verilecek ipotekler kabul edilmemektedir. Kredi alan işletmelerin kredileri geri çağırılmaktadır.Bir an önce mevcut proje terk edilmeli ve herkesin üzerinde mutabakat sağlayacağı yeni bir proje hazırlanana kadar bölge esnafının ve işadamının mağduriyetleri giderilmelidir” dedi.
14 yıl önce
Hurda ve Geri Dönüşüm
Hurdacılar ve Geri Dönüşüm Firmaları Yorumlar_
[İlk yorum yapan siz olun]