Sakarya'nın Şehir Efsaneleri

Dünya'daki tüm şehirlerin geçmişten gelen ve yerli halk tarafından nesillerdir aktarılan efsaneleri vardır. Güzel şehir Sakarya'nında her şehrin olduğu gibi hem ürpertici hem de kanınızı ısıtacak türde şehir efsaneleri bulunmaktadır.

Bugün sizlere Sakarya şehir efsanelerinden 5 tanesini derledik. İyi Okumalar...

AĞAÇ BABA EFSANESİ

Erenler Tepesi, aynı zamanda Ağaç Baba’nın yattığı yerdir. Efsaneye göre; Ağaç Baba baharda ormana iner, boş tarlalarda ağaçlar yetiştirirmiş. Ağaç Baba’nın diktiği ve yetiştirdiği ağaçları kesen veya zarar verenlerin başları bin bir bela ve felaketten kurtulamazmış. Bu yüzden kimse ormanlara el süremezmiş. Ölürken, Ağaç Baba’nın vasiyeti şu olmuş:
“Benden sonra, çocuklarınızın mutlu, topraklarınızın verimli olmasını istiyorsanız ağaçlarıma dokunmayın. İki dünya mutluluğu bulmak istiyorsanız, benim gibi ağaç dikin. Kısaca benim hayır duamı almak, dünya ve ahiretinizi mamur etmek istiyorsanız ağaç dikiniz…”

Ağaç Baba öleli, yıllar, yüzyıllar olmuş. Ama ölmeyen, halk arasında yaşayan bir vasiyeti olmuş.

Kaynak : Tunalı, Y.R (2004). Sakarya Söylenceleri, Irmak Dergisi, Sayı (41), s.26

ERENLER DEDE EFSANESİ

Kimilerine göre ilk İslâm misyonerlerinden olan Erenler Dede, Hendek’in meşhur yedi kardeş evliyalarından biridir.

Anlatıldığına göre Erenler Dede’nin türbesi önceleri, eski adıyla “Horhor” yeni adıyla “62 Evler” denilen yerdeyken bir depremde su üzerinde yüzerek bugünkü yeri olan Nuriye Köyü’nün girişindeki yere gelmiştir.

Kaynak: Sakarya İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü. (2017). Efsaneler.

VAHAP DEDE EFSANESİ

Türbesi, Sakarya’nın Hendek İlçesi’nde Karadere Köyü yakınlarındadır. Cam Dağı’nda bulunan Vahap Dede Türbesi ile ilgili efsaneye göre, Timur ile yapılan savaşta Vahap Dede şehit düşer, kellesi kesilir. Kellesini koltuğunun altına alıp dağa çıkan dedeyi birisi görür. Vahap Dede orada kalır. Halk da onun durduğuna ve yattığına inandığı yerde türbesini yaptırır.

Kaynak: http://www.akademiktarih.com/edebiyat-tarihi/135-hendek-sakarya-efsanelerere-b-derlendme.html

SALMAN DEDE EFSANESİ

Çeşitli hastalıklar ve yağmur duası için gidilen Uludere’deki türbeyle ilgili inanışa göre, oraya bırakılan suyun ertesi sabah bittiği söylenmektedir. Ayrıca bu suyla ak saçlı bir ihtiyarın ibadet ettiğini görenler olmuştur.

Kaynak: Sakarya İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü. (2017). Efsaneler.

SAKAR DEDE EFSANESİ

Söylenceye göre; günün birinde Sakar Dede adlı bir ermişin yolu Adapazarı’na düşmüş. Sakarya Nehri üzerindeki Beşköprü’den geçerken durdurulmuş ve kendisinden geçiş vergisi istenmiş. Ermiş, parası olmadığını ve veremeyeceğini söylediyse de kimse oralı olmamış. Geçiş izni istemiş ama izin verilmediği gibi hakarette işitmiş. Dede eliyle Kirazca Köyü yönünü göstererek bir dua okumaya başlamış. Daha duası bitmeden nehir yatak değiştirerek, Sakar Dede’nin gösterdiği ovanın başka yönünden akmaya başlamış. Sakar Dede köprünün sahibini lanetlemiş olduğundan, nehir yolunu değiştirmiş ve köprü kuru toprak üzerine kalmış. O yüzden Sakar Baba’da :

“Geçme namerd köprüsünden
Ko aparsın su seni
Sinme tilki gövdesine
Ko yesin aslan seni”

deyip suya dalmış ve karşıya geçmiştir. O günden itibaren yeni yatağından akan bu ırmak halk arasında Sakarya Nehri adını almıştır ve o gün bugün Erenler Tepesi’nin eteklerindeki türbede yatan ermişin “Sakar Dede“ olduğuna inanılmış. Günümüzde Erenler ilçesinin sınırları içinde türbesi de olan “Sakar Dede”den söz ederken “Sakar ya…“ biçiminde halk arasında söylenişinin yaygınlaşmasından sonra “Sakarya“ adı ortaya çıkar yani Sakarya adını bir Anadolu ereninden alır. Selçuklular, Anadolu’nun tamamı Türklerin egemenliği altına alınınca nehre ve çevresine bu erenden dolayı “Sakarya“ adını verirler. Efsane farklı kaynaklarda “Beşköprü Efsanesi” olarak da geçmektedir.

Kaynak: Aktaş, Ali (2011).Sakarya Rehberi. İstanbul: Değişim Yayınları.

2 yıl önce
Yorumlar_
[İlk yorum yapan siz olun]