BBP'den “itidal” çağrısı!

Çillioğlu “Ayaklanmaya zemin arıyorlardı, Kobani ve IŞİD bahane” dedi.

BBP Sakarya İl Başkanı Suat Çillioğlu, Kobani eylemlerine karşı “itidal” çağrısı yaptı.

Çillioğlu, yaşanan son gelişmeleri yorumlarken, “Ayaklanmaya zemin ve bahane arıyorlardı. PKK Devletçik kurmak istiyor. Provokatörler halkı ayaklanmaya zorluyor. Milletimiz sağduyusunu kaybetmemeli” dedi.

İşte BBP Sakarya İl Başkanı Suat Çillioğlu’nun, Kobani eylemleri ve sonrasında, yaşanan gelişmelere tepkisi ve yaptığı o itidal çağrısı:

“Ayaklanmaya bahane arıyorlardı”

Kobani ve IŞİD tamamen bahane. Zaten ayaklanmaya zemin arıyorlardı, güzel bir bahane buldular, bunu da kullanıyorlar.

HDP İmralı’dan mesaj geldi, “kesinlikle tabanımızı sokağa biz salmadık, karanlık eller devrede” diye… Bir yandan bedelinin ağır olacağını anlayınca sorumluluğu üzerlerinden atmaya çalışırken, hükümetten de çok sinsi talepler istiyorlar. Türkiye’nin sınırı geçip Kobaniye müdahele etmesini, IŞİD’den kendilerini kurtarmalarını istemiyorlar. Onun için tezkereye hayır dediler.

“İstedikleri, ihanet”

HDP neden evet demedi? Aynel Arap’a Arfin’e Türk ordusu girsin IŞİD’i yok etsin istemiyorlar. Türk devleti itibar kazansın istemiyorlar. Türkiye’den ne istiyorlar? Hiç olmayacak bir şey istiyorlar. Cezire-Afşin kantonundan militanların ağır silahları ile birlikte gelecek, Türkiye bunları daha fazla silahla donatacak, ondan sonra Kobani’ye gönderip IŞİD’e karşı savaştıracak. Böyle talebi düşünmek dahi ihanettir. Bu ihaneti hiçbir hükümet yapamaz. Bunu yaparsa hükümeti ihanetle suçlarız. Bu devlete yapılacak en büyük ihanettir.

“PKK Devletçik kurmak istiyor”

Bu orada PKK’nın Devletcik kurmasını istiyorsun demektir. Devletcik kurduklarında ilk dönecekleri yer Türkiye’dir. Aynı denemeyi bu sefer Güneydoğu Anadolu’da kantonlar oluşturup, daha sonra Devletcik oluşturup özerk bir bölge ilan edecekler. Bir musibet, bin nasihattan evladır ata sözünden yola çıkarak Hükümetin, Milletin uyanışına vesile olur İnşaallah.

“Çözüm değil, bölünme süreci”

Çözüm süreci denilen süreç çözüm süreci değildi, bir bölünme süreciydi. Bu süreç derhal durdurulmalı üç yıl önceki etkin mücadeleye dönülmelidir. Türkiye bu oyunu bozacak güçtedir.

En büyük çağrımız bölgedeki Kürt kardeşlerimize, İmanlı, dudağı dualı, alnı secdeli, Vatanperver, birlikten yana olanlara. Bin yıl önce İslam Kardeşliği ile birbirimize bağlanmışız. Çözüm süreciyle birlikte öyle büyük hatalar yapıldı ki, orda bugüne kadar otuz yıldır malıyla, canıyla devletin yanında savaşmış Korucular, Aşiretler, Devletin yanında duranlar çözüm süreciyle birlikte PKK terör örgütünün insafına terk edilmiştir.

“Kürt propogandası yaptılar”

Çözüm sürecinin içine sivil toplum kuruluşları, Kanaat önderleri, İş adamları, Bilim adamları olacakken PKK ve Alt kuruluşları Akil insanlar adı altında toplumun yaşantısıntan uzak aynı inancı dahi yaşamayan kişileri bir araya getirip PKK’yı meşrulaştıracak söylemlerle Kürt halkının hakkını koruyormuş gibi propagandasını yaptılar. Sonuç sokakları onlara verip halkı evine hapsettiler.

“Provokatörler halkı ayaklanmaya zorluyor”

Diyarbakır’ın nüfüsu iki milyon 700-800 silahlı silahlı grup onların elinde, Büyükşehir yasasıyla birlikte imkanlar, parasal güç onların elinde, neticede iki gün öncesine kadar demişsiniz ki, hangi eylemi yaparlarsa yapsınlar görmezden gelin. Valine, Kaymakamına bu talimatı vermişsin koskoca şehirleri, bölgeyi bir avuç eşkiyaya teslim etmişsin. Devletin yüz vermesi sonucunda provokatörler Kobaniyi, IŞİD’i bahane ederek halkı ayaklanmaya zorlamaktadırlar.

“İtidal çağrısı”

Biz Büyük Birlik Partisi olarak tabanımıza itidal çağrısı yapıyoruz. Tezkereye yabancı askerlerin topraklarımıza girmemesi, sınır ötesi harekatında sadece IŞİD’e karşı değil tüm terör örgütleriyle mücadele etmesi amacıyla, korunması gereken bütün masum halkların güvenlik şemsiyesi altına alınması şartıyla evet diyoruz.
Sağduyuya davet…

Milletimizin sağduyusunu kaybetmemesi lazım. Burada prokovasyon var, iç savaş çıkartılmak isteniyor. Hepimizin Devletimizin yanında olması lazım. Devlet ne yapılması gerekiyorsa tavizsiz bir şekilde acımasız bir şekilde uygulaması lazım. Bu olaylarda hayatını kaybeden Emniyet güçlerimize ve masum halkımıza Allah’tan Rahmet Yakınlarına başsağlığı dilerim.”

9 yıl önce
Yorumlar_
[İlk yorum yapan siz olun]