Turkcell Genel Müdür Yardımcısı Koray Öztürkler:

Turkcell Kurumsal İletişim ve İlişkilerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Koray Öztürkler, 3G'de 5 milyon kayıtlı aboneleri ve 2,5 milyon aktif kullanıcıları olduğunu söyledi.

Öztürkler, yaptığı açıklamada, 2009 yılının temmuz ayı sonunda Türkiye'de uygulamaya geçilen 3G teknolojisini Türk halkının çok sevdiğini kaydetti. Türk halkının 3G'ye büyük ilgi gösterdiğini ifade eden Öztürkler, "3G'de 5 milyon kayıtlı abone ve 2,5 milyon aktif kullanıcımız bulunuyor. 6 ayda 300 bin geniş bant mobil internet abonesi sağlamışız. Bunlar hem VINN satışları hem de mobil laptop satışları. Dolayısıyla geniş bantta ciddi oranda artan mobil internet müşteri penetrasyonu (yayılım, kullanım oranı) var diyebiliriz. Müşterilerimizin bir kısmı 3G'ye geçmek istiyor. Bu konuda cihazları buna uygun olmayanları uyarıyoruz. Kalite kapsama anlamında baktığımızda nüfusun yüzde 72'sini kapsamışız. Şimdi çok süratli bir süreç. Ben ikinci jenerasyon sistemlerinde aynı yolu kaç yılda yapmışız diye baktım, 5 yılda tamamlamışız. 6 aylık bir zamanda yüzde 72" diye konuştu.

Öztürkler, 2009 yılında 2 milyar TL'lik lisans ve altyapı yatırımı yaptıklarını belirterek, "Türkiye'de müşterilerin kullanım faydası olarak diğer ülkelerden eksiği bulunmuyor. Türkiye'de 3G alanında kullanılan HSPA Plus teknolojisi dünyada sadece 13 ülkede kullanılıyor. 3G'nin geç gelmesinin avantajı, en iyi teknolojiyi Türk milletine daha süratli getirmemiz oldu. Bu açıdan çok olumlu. Bugün HSPA Plus'ta 22 megabite varan hızlara ulaşıyoruz. Bunları genelde kamuya açık kapalı alanlarda, örneğin alışveriş merkezlerinde uygulamaya alıyoruz. En son uluslararası test sonuçlarına göre İstanbul'da 5 megabit ortalama hızlara net olarak ulaşıyoruz. Siirt'in ve Hakkari'nin bir köyünde günde 40 gigabit data (veri) kullanımı var. Bu, müthiş bir şey. Önemli olan şey, bunu kitlesel bir ürün haline getirmektir, bunun gerçekleştiğini görüyoruz. Hem abone sayılarından hem de kullanımdan. Türkiye genelinde en çok görüntülü görüşme Diyarbakır'ın Sur ilçesinde yapılıyor, İstanbul'da değil. Anadolu'nun her yerine yayılıyor" diye konuştu.

Veri trafiğinin yüzde 70'ini 3G'ye taşıdıklarını ifade eden Öztürkler, "Temmuz ayı sonunda 3G'yi başlattık, şebekelerimizde veri trafiği 5 kat arttı. Bu trafiğin yüzde 70'ini 3G'de taşıyoruz. Halen 2G'de de trafik var ama veri trafiğinin yüzde 70'i 3G şebekemizde. Sektörde bu alanda liderlik de ediyoruz, pazar payı anlamında 3G servisleri mobil internet pazar payı diye bakınca pazar payımız da yüzde 65. Ortalama abone pazar payımızın da üstünde" diye konuştu. Numara taşınabilirliğinin tüketiciler açısından iyi bir seçenek olduğunu ifade eden Öztürkler, "Numara taşıma uygulaması Turkcell'in pazar payını etkilemedi. Aynı pazar payına sahibiz, tercih edilen operatör olduk. Pazarın serbestleşmesi açısından önemli bir adımdı. Numara taşınabilirliği sabit hatlar için de 9 Eylül 2009'da başladı. Yasama oldu ama uygulama henüz hayata geçmedi. Sabit iletişimde de çeşitlilik farklı imkanlar getirecektir diye düşünüyorum" dedi.
İletişim vergilerinde olumlu gelişmeler yaşandığını belirten Öztürkler, "Krizin yoğun olarak yaşandığı 1 Ocak 2009'da internet iletişimindeki özel iletişim vergisi yüzde 25'ten yüzde 5'e düşürüldü. Bu noktada Maliye Bakanlığı ve Türkiye'nin bütçesel öngörüleri dikkate alındığında bence aşamalı bazı fırsatlar değerlendirilecek. Hatta yakın zamanda yapabileceğimizi düşündüğüm fırsatlardan bir tanesi makineden makineye kurulan iletişimde kullandığımız sim kartlarla ilgili vergilerdir. Sim kartları biz artık sadece cep telefonlarında değil, makinelere de koyuyoruz. Yeraltındaki borulardan geçen suyun debi miktarını ölçen cihazlar, sim kartlar vasıtasıyla kaçağı iletebiliyor. Hayvancılıkta ve tarımda kullanıyoruz. Tavuk çiftliklerinde ışığı, nemi ve sıcaklığı kontrol eden, değişen dereceleri bildiren, üreticilerin tedbir almalarını sağlayan çözümler üretiyoruz. Seracılıkta da benzer uygulamalar var, bunlar çok önemli" diye konuştu.

Sim kart maliyetlerinin yüksek oluşu sebebiyle firmaların bu tür uygulamalardan uzak durduğunu belirten Öztürkler, şunları söyledi: "Cep telefonundaki sim kart ile sayacın içine konulan sim kart arasında vergi açısından fark olmadığı için sim kartın şu andaki maliyeti 55 lira. Ne operatör ne de hizmeti alacak firma 55 lirayı tek bir sim kart için ödeme gücüne sahip. Kazan kazan durumu sağlanabilir, vergi alanındaki maliyeti aşağı çekebilirsek bugün milyonlar değil, milyarlarca cihaza sim kart takabiliriz. Barcelona'da bir rakam duydum. 'Avrupa'da 150 milyar sim kart takılabilecek makine var' denildi. Biz bu potansiyeli Türkiye'de de görüyoruz, vergisel anlamda da böyle bakmak lazım."
Öztürkler, "Data kullandırma anlamında Amerika'da problem var. Bunun sebebi mobil internette tarife uygulamaları. iPhone gibi cihazlar geniş oranda data kullandırabildiği için şebekeler hazır olmadan kullanım şebekeleri rahatsız ediyor. Müşteri bu sefer kaliteden yakınıyor. Fiyat ve kalite arasında denge kurmak çok önemli, her zaman sınırsız kullanım müşteri lehine olmuyor. Müşterileri rahat ettirmeli ve konforunu arttırmalıyız. Amerika'da insanlar konuşamıyorlar. Yatırımcılar diyor ki, 'gelin, niye Los Angeles'ta Turkcell yok, niye şebeke kurmuyorsunuz' diyor. Böyle talepler de alıyoruz" dedi.
14 yıl önce
Yorumlar_
[İlk yorum yapan siz olun]