Spor ve Gençlik Bakanlığı'ndan gençleri ilgilendiren proje
Sakarya Üniversitesi’nde, Gençlik ve Spor Bakanlığı destekli “Sosyal İçerme Projesi” kapsamında “Gönüllülük Eğitimi” isimli bir etkinlik düzenlendi.
SAÜ Fen-Edebiyat Fakültesi tarafından SAÜ Kültür ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen etkinliğe, Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyal Hizmet Bölümü Öğretim Üyeleri Yrd. Doç. Dr. Hasan Hüseyin Taylan ve Yrd. Doç. Dr. Yusuf Genç ile Yönetim ve Kişisel Gelişim Uzmanı Yüksel Bağışlar konuşmacı olarak katıldı.
Konferansın açılışında Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın yapmış olduğu bu projenin hedef kitlesinin gençlerin olduğunu belirten. Yrd. Doç. Dr. Genç, “Eğitimden kopmuş ya da kopma aşamasında olan, aileleriyle sorun yaşayan ve özellikle sokakta kalma riski taşıyan gençlerimize fayda sağlamak için onlara eğitim ve sportif faaliyetlerle yardımcı olacağız. Projemiz kapsamında Bakanlığımız insanları gönüllü hale getirmeyi amaçladı” diye konuştu. Gönüllülüğün çıkar gözetmeksizin aile ya da yakın çevresi dışındaki bireylerin yaşam kalitesini arttırmak olduğunu belirten Yönetim ve Kişisel Gelişim Uzmanı Yüksel Bağışlar, gönüllülerin genel olarak toplumun yararına katkı sağlamak için toplumsal bir girişime destek olması gerektiğini anlattı. Gönüllülüğün ön şartları olarak insanın içinden gelmesi, baskı ve zorlama olmadan hiçbir çıkar beklemeden gerçekleşmesi gerektiğini ifade eden Bağışlar, “Gönüllülük paylaşmaktır. Önemli olan olmayanı ya da az olanı paylaşmaktır” şeklinde konuştu.
Kişi odaklı ve toplum odaklı nedenleri gönüllü olmanın sebepleri arasına alan Bağışlar, “Aidiyet duygusu ile sosyal bir çevre ve konum, kişi odaklı nedenler arasına girer. Toplum odaklı nedenler arasında ise toplumsal bir soruna çözüm bulmak ve insan kaynağı ihtiyacına katkı sağlamak bulunmaktadır” diye konuştu. Sivil toplum, kamu, uluslararası kuruluşlar ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı projelerinde gönüllük yapabileceğini söyleyen Bağışlar, “Gönüllü olanlar daha girişken daha topluma açık kişilerdir. Eğitim düzeyiyle paralel olarak gönüllülük oranının artar. Türkiye’de gönüllülük faaliyetleri 80’li yıllarda başlıyor. Sivil toplum kuruluşlarının artmasıyla birlikte gönüllülük faaliyetlerinin de arttığını söyleyebiliriz” dedi.
SAÜ Fen-Edebiyat Fakültesi tarafından SAÜ Kültür ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen etkinliğe, Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyal Hizmet Bölümü Öğretim Üyeleri Yrd. Doç. Dr. Hasan Hüseyin Taylan ve Yrd. Doç. Dr. Yusuf Genç ile Yönetim ve Kişisel Gelişim Uzmanı Yüksel Bağışlar konuşmacı olarak katıldı.
Konferansın açılışında Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın yapmış olduğu bu projenin hedef kitlesinin gençlerin olduğunu belirten. Yrd. Doç. Dr. Genç, “Eğitimden kopmuş ya da kopma aşamasında olan, aileleriyle sorun yaşayan ve özellikle sokakta kalma riski taşıyan gençlerimize fayda sağlamak için onlara eğitim ve sportif faaliyetlerle yardımcı olacağız. Projemiz kapsamında Bakanlığımız insanları gönüllü hale getirmeyi amaçladı” diye konuştu. Gönüllülüğün çıkar gözetmeksizin aile ya da yakın çevresi dışındaki bireylerin yaşam kalitesini arttırmak olduğunu belirten Yönetim ve Kişisel Gelişim Uzmanı Yüksel Bağışlar, gönüllülerin genel olarak toplumun yararına katkı sağlamak için toplumsal bir girişime destek olması gerektiğini anlattı. Gönüllülüğün ön şartları olarak insanın içinden gelmesi, baskı ve zorlama olmadan hiçbir çıkar beklemeden gerçekleşmesi gerektiğini ifade eden Bağışlar, “Gönüllülük paylaşmaktır. Önemli olan olmayanı ya da az olanı paylaşmaktır” şeklinde konuştu.
Kişi odaklı ve toplum odaklı nedenleri gönüllü olmanın sebepleri arasına alan Bağışlar, “Aidiyet duygusu ile sosyal bir çevre ve konum, kişi odaklı nedenler arasına girer. Toplum odaklı nedenler arasında ise toplumsal bir soruna çözüm bulmak ve insan kaynağı ihtiyacına katkı sağlamak bulunmaktadır” diye konuştu. Sivil toplum, kamu, uluslararası kuruluşlar ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı projelerinde gönüllük yapabileceğini söyleyen Bağışlar, “Gönüllü olanlar daha girişken daha topluma açık kişilerdir. Eğitim düzeyiyle paralel olarak gönüllülük oranının artar. Türkiye’de gönüllülük faaliyetleri 80’li yıllarda başlıyor. Sivil toplum kuruluşlarının artmasıyla birlikte gönüllülük faaliyetlerinin de arttığını söyleyebiliriz” dedi.
10 yıl önce
Spor
Spor Salonları ve Kulüpler Yorumlar_
[İlk yorum yapan siz olun]