Korkmaz'dan zorunlu nöbet tepkisi
Türk Sağlık-Sen Sakarya Şube Başkanı İrfan Korkmaz, Aile Sağlığı Merkezlerinde görev yapan Aile Hekimlerine ve Aile Sağlığı Elemanlarına kendi kurumları dışında Hastanelerin Acillerinde nöbet yazılmasına tepki gösterdi.
Sağlık Bakanlığının bu uygulama ile Aile Hekimliğini fiilen bitirdiğini kaydeden Korkmaz, “Yapılan bu usulsüz işlem ile Sağlık Bakanlığı, Aile Hekimliğini rafa kaldırdığını, uygulamanın sonlandığını bir nevi ilan etmiştir. Bundan sonraki süreçte uygulamayı daha da sulandıracaktır” dedi.
Uygulamaya tepki gösteren Korkmaz, “Sağlık Bakanlığını temsil eden ilimizdeki yetkililer, idari kadrolarda görevlendirdikleri Hekim ve Yardımcı sağlık personeline hastanelerde nöbet yazmak suretiyle hastanelerdeki sağlık personeli sorunu çözmeleri mümkündür. Bunun yanında Bakanlık yeni bir düzenleme ile nöbet ücretlerini yükseltilerek 4857 sayılı İş Kanununda Kamu işçisine ödenen ücretler seviyesine getirmek suretiyle Nöbet ücretleri yükseltilmeli, gönüllülük esası getirilmelidir. ASM’lerde görev yapan personel Sağlık Bakanlığı ile yapmış olduğu sözleşme gereği kendilerine kayıtlı hastalardan sorumludurlar. Yapılan bu işlem hukuk normlarına aykırıdır. Acil servis hizmetlerini düzenleyen 11.05.2000 tarihli 24046 sayılı resmi gazetede yayımlanan Acil Sağlık Hizmetleri Yönetmeliğinin 15. maddesi ile aile hekimlerinin söz konusu hastanelerin acil servislerinde görevlendirilebilmeleri için öncelikle hizmet öncesi resmi bir eğitim programına alınmaları zorunludur. Herhangi bir kuruluş tarafından hizmet öncesi eğitime tabi tutulmayan ve acil servis sertifikası da bulunmayan aile hekimlerinin acil servislerde görev alabilmesi hukuken mümkün değildir. 5258 sayılı Aile Hekimliği Kanunu ile aile hekimlerine verilen görevlerin yerine getirilmesi ile birlikte çok büyük bir iş yükü aile hekimlerinin sırtına yüklenmiş ve bu nedenle de acil servis hizmeti sunumunda gerekli eğitimin verilmediği gibi gerekli dinlenme hakkının da tanınmadığı aile hekimlerinden büyük bir risk altında görev yapması beklenmektedir. Bu itibarla hizmetin sunumunda bir takım aksaklıkların ortaya çıkmasının muhtemel olduğu açıktır. Söz konusu çalışma düzeninin çalışma hayatını düzenleyen hiçbir uluslararası sözleşmeye uygun olmadığını belirtmekle birlikte ülkemizin taraf olmadığı ve ancak Anayasa’nın Başlangıç ilkeleri ile çağdaş medeniyetler seviyesinde hedef olarak emsal alınması gereken Avrupa Topluluğu Adalet Divanının yerleşik kararları doğrultusunda hekimlerin bu kadar uzun ve sağlıksız çalışma koşulları ile çalıştırılmasının hak ihlali niteliğinde olduğu açıktır” dedi.
Sağlık Bakanlığının bu uygulama ile Aile Hekimliğini fiilen bitirdiğini kaydeden Korkmaz, “Yapılan bu usulsüz işlem ile Sağlık Bakanlığı, Aile Hekimliğini rafa kaldırdığını, uygulamanın sonlandığını bir nevi ilan etmiştir. Bundan sonraki süreçte uygulamayı daha da sulandıracaktır” dedi.
Uygulamaya tepki gösteren Korkmaz, “Sağlık Bakanlığını temsil eden ilimizdeki yetkililer, idari kadrolarda görevlendirdikleri Hekim ve Yardımcı sağlık personeline hastanelerde nöbet yazmak suretiyle hastanelerdeki sağlık personeli sorunu çözmeleri mümkündür. Bunun yanında Bakanlık yeni bir düzenleme ile nöbet ücretlerini yükseltilerek 4857 sayılı İş Kanununda Kamu işçisine ödenen ücretler seviyesine getirmek suretiyle Nöbet ücretleri yükseltilmeli, gönüllülük esası getirilmelidir. ASM’lerde görev yapan personel Sağlık Bakanlığı ile yapmış olduğu sözleşme gereği kendilerine kayıtlı hastalardan sorumludurlar. Yapılan bu işlem hukuk normlarına aykırıdır. Acil servis hizmetlerini düzenleyen 11.05.2000 tarihli 24046 sayılı resmi gazetede yayımlanan Acil Sağlık Hizmetleri Yönetmeliğinin 15. maddesi ile aile hekimlerinin söz konusu hastanelerin acil servislerinde görevlendirilebilmeleri için öncelikle hizmet öncesi resmi bir eğitim programına alınmaları zorunludur. Herhangi bir kuruluş tarafından hizmet öncesi eğitime tabi tutulmayan ve acil servis sertifikası da bulunmayan aile hekimlerinin acil servislerde görev alabilmesi hukuken mümkün değildir. 5258 sayılı Aile Hekimliği Kanunu ile aile hekimlerine verilen görevlerin yerine getirilmesi ile birlikte çok büyük bir iş yükü aile hekimlerinin sırtına yüklenmiş ve bu nedenle de acil servis hizmeti sunumunda gerekli eğitimin verilmediği gibi gerekli dinlenme hakkının da tanınmadığı aile hekimlerinden büyük bir risk altında görev yapması beklenmektedir. Bu itibarla hizmetin sunumunda bir takım aksaklıkların ortaya çıkmasının muhtemel olduğu açıktır. Söz konusu çalışma düzeninin çalışma hayatını düzenleyen hiçbir uluslararası sözleşmeye uygun olmadığını belirtmekle birlikte ülkemizin taraf olmadığı ve ancak Anayasa’nın Başlangıç ilkeleri ile çağdaş medeniyetler seviyesinde hedef olarak emsal alınması gereken Avrupa Topluluğu Adalet Divanının yerleşik kararları doğrultusunda hekimlerin bu kadar uzun ve sağlıksız çalışma koşulları ile çalıştırılmasının hak ihlali niteliğinde olduğu açıktır” dedi.
9 yıl önce
Yorumlar_
[İlk yorum yapan siz olun]