Karaman: "Geçinemeyen akademisyen bilim üretemez"

Eğitim-Bir-Sen Sakarya Üniversitesi Şube Başkanı Yrd. Doç. Dr. Yaşar Kahraman, öğretim üyelerinin maaşları ve mesaileri ile ilgili basın açıklaması yaptı.

Kahraman, akademisyenlerin mali açıdan rahatlatılması gerektiğini belirterek, “Geçinemeyen akademisyen bilim üretemez” dedi.

Yrd. Doç. Dr. Kahraman, nicelik olarak üniversitelerde bir sorun olmadığını ama nitelik olarak sorunların yer aldığını belirterek, “Akademisyenlerin mali açıdan rahatlatılması gerekiyor. Üniversite sayısının artırılması yerine üniversitelerde nitelikli akademisyenlerin yetiştirilmesi, mevcut akademisyenlerin de elde tutulması gerekiyor. Akademik kariyere başlayanlar bakanlıkların açtığı uzmanlık, müfettişlik ve diğer memurluk sınavlarını takip eder durumda olunca, burada nitelik boyutu ile yetişmiş eleman bulmak zorlaşıyor. Mevcutları tutalım ve dışarıda yetişmiş olanları ülkemize getirmenin yollarını arayalım” dedi.

"Geçinemeyen akademisyenden bilime hizmet beklemek çok sağlıklı değil"

130 bin öğretim elemanını yakından ilgilendiren Eğitim Bir Sen’in hazırladığı raporla ilgili konuşan Kahraman, Türkiye’deki akademik personelin ekonomik durumunun Güney Afrika, Brezilya, İsrail, Malezya ve Arjantin gibi ülkelerin gerisinde yer aldığını kaydetti.
Türkiye’nin Dünya’nın 17’inci büyük ekonomisi olmasına rağmen üniversitelerdeki akademisyenlerin mali durumlarının dünyanın gelişmiş ülkelerindeki akademisyenlerle rekabet edilebilir düzeyde olmadığının altını çizen Başkan Yaşar Kahraman, üniversitelerdeki akademisyenlerin mali haklarının mutlaka düzeltilmesi gerektiğini dile getirdi. Kahraman, “Üniversitelerde görev yapan profesörlerin maaşlarının 2014 yılı Ocak ayı itibarıyla 5 bin 431 TL’ye Doçent maaşlarının 4 bin 98 TL’ye, yardımcı doçent maaşlarının 3 bin 430 TL’ye ve son olarak araştırma görevlilerinin maaşlarının da 2 bin 932 TL’ye çıkarılmasını talep ediyoruz. Bu rakamlar verildiğinde rekabet eden bir akademisyen ailesine kavuşmuş olacağız. Diğer sektörlerle kendini kıyaslayan akademisyenlerin gönlü alınmış olacak. Geçinemeyen akademisyenden bilime hizmet beklemek çok sağlıklı değil” şeklinde konuştu.

"Eğitim-öğretim camiasının sorunlarına çözüm getirilmesi öncelikli konu olmalıdır"

Kahraman, “Sendikamızın hazırladığı raporda dünyada akademisyen maaşı ve durumları, üniversitelerimizdeki akademisyenler ve diğer ülkelerle karşılaştırılması ile kamu ve özel üniversitelerdeki akademisyen maaşlarının karşılaştırılmaktadır, bu rapor incelendiğinde, kamudaki akademisyenlerimizin maaşlarının çok düşük olduğu görülmektedir. Yrd. Doç. Dr. Yaşar Kahraman ayrıca “Son dönemde diğer kamu çalışanlarının ortalama maaşı, reel olarak yüzde 60 ın üzerinde artarken, öğretim üyelerinin maaşı ortalama yüzde 6’lık bir artış göstermiştir. Bu nedenle akademik personelin ücretlerinin bir an önce düzeltilmesi ve eğitim-öğretim camiasının sorunlarına çözüm getirilmesi öncelikli konu olmalıdır” ifadelerini kullandı.

Kahraman, bir başka önemli problemin ise, üniversite dışında daha iyi şartlarda iş bulan araştırma görevlilerinin girdikleri üniversiteleri bir an önce terk etmesi olduğunu belirterek, “Öğretim üyeleri ise ek işler yaparak yapısal engellerden ve zorlanmalardan kaynaklanan sorunlar nedeniyle (döner sermaye kesintilerinin çok yüksek olması gibi) mevzuatı zorlayacak şartlarda çalışmakta. Öğretim elemanları, eşit işe eşit ücret uygulamasında en fazla ihmal edilen kesim olarak ücretleri değişmeyen nadir meslek gruplarından biri olmuştur. Bu durum, akademik camiaya ve üniversitelere yönelik bir rezerv tereddüdünün oluşmasına zemin oluşturmaktadır” dedi.

"666. Kanun Hükmünde Kararname ile kamuda mesai ücretleri kaldırılmıştı"

Yrd. Doç Dr. Yaşar Kahraman mesailer ile ilgili ise, “Bilindiği gibi 666. Kanun Hükmünde Kararname ile kamuda mesai ücretleri kaldırılmıştı. Haklı mücadelemiz sonucu, 29 Mayıs 2013 tarihli Resmi Gazete’ de yayımlanan düzenlemeyle fazla çalışma ücretini yeniden geri getirildi. Ancak bu yeni düzenlemede fazla çalışma ücretini belirleme yetkisi Bakanlar Kurulu’na verildiğinden ve Bakanlar Kurulu da altı aydan beri ilgili belirlemeyi yapmadığından ikinci öğretimde görev alarak fazla çalışma yapan memur, araştırma görevlisi ve uzmanlar ücretlerini alamamaktadır. Bu sorunun acil olarak çözüme kavuşturulması gerekmektedir. Bakanlar kurulunun hiç vakit kaybetmeden oranları belirleyip ilgili kurumlara göndererek oluşan mağduriyeti gidermesi gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
10 yıl önce
Yorumlar_
[İlk yorum yapan siz olun]