Iraklı kadın, DAEŞ şüphesiyle hakim karşısına çıktı
Sakarya'da, "silahlı terör örgütü DAEŞ'a üye olmak" suçlamasıyla hakkında dava açılan Irak uyruklu kadın sanığın yargılanmasına başlandı.
Sakarya 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanık Irak uyruklu Amel Abbood Taha katıldı.
Kimlik tespitinin yapılmasının ardından, Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı'nca düzenlenen iddianamenin özeti okundu.
Taha, tercüman vasıtasıyla yaptığı savunmasında, terör örgütü DAEŞ'a üye olmadığını kendisinin ve çocuklarının bu işlerden uzak olduğunu söyledi.
DEAŞ'ın Musul'a geldiğinde Irak devletine bağlı bir terzi atölyesinde çalıştığını belirten sanık Taha, "Çalıştığım yer asker, polis kıyafeti dikiyordu. Bin 500 kadar kadın çalışıyordu. 2014 yılı Haziran ayında DEAŞ Musul'a geldikten sonra 6 ay daha çalışmaya devam ettik. DEAŞ her şeye el koymak istedi, onlarla mücadele ettik." diye konuştu.
Sanık Taha, daha sonra DAEŞ'ın kendilerini işten çıkardığını, kendisinin bu örgütle bir ilgisinin olmadığını dile getirerek, "DAEŞ'e ait ekmek fırınında çalışmadım. DEAŞ bize baskı yapmaya çalışınca her şeyimizi satarak çocuklarımla Türkiye'ye kaçtık." dedi.
Eşinin DAEŞ'a katıldığını, Sincar'a gittiğini ve buradaki çatışmalarda yaralandığını kaydeden sanık Taha, eşinin kendileriyle Türkiye'ye gelmediğini kaydetti.
Sanık Taha, suçlamaları kabul etmediğini belirterek, tahliyesini ve beraatını talep etti.
Duruşmada görüşü sorulan cumhuriyet savcısı, dosyadaki eksik belgelerin tamamlanmasını ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti.
Sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı erteledi.
Sakarya 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanık Irak uyruklu Amel Abbood Taha katıldı.
Kimlik tespitinin yapılmasının ardından, Yalova Cumhuriyet Başsavcılığı'nca düzenlenen iddianamenin özeti okundu.
Taha, tercüman vasıtasıyla yaptığı savunmasında, terör örgütü DAEŞ'a üye olmadığını kendisinin ve çocuklarının bu işlerden uzak olduğunu söyledi.
DEAŞ'ın Musul'a geldiğinde Irak devletine bağlı bir terzi atölyesinde çalıştığını belirten sanık Taha, "Çalıştığım yer asker, polis kıyafeti dikiyordu. Bin 500 kadar kadın çalışıyordu. 2014 yılı Haziran ayında DEAŞ Musul'a geldikten sonra 6 ay daha çalışmaya devam ettik. DEAŞ her şeye el koymak istedi, onlarla mücadele ettik." diye konuştu.
Sanık Taha, daha sonra DAEŞ'ın kendilerini işten çıkardığını, kendisinin bu örgütle bir ilgisinin olmadığını dile getirerek, "DAEŞ'e ait ekmek fırınında çalışmadım. DEAŞ bize baskı yapmaya çalışınca her şeyimizi satarak çocuklarımla Türkiye'ye kaçtık." dedi.
Eşinin DAEŞ'a katıldığını, Sincar'a gittiğini ve buradaki çatışmalarda yaralandığını kaydeden sanık Taha, eşinin kendileriyle Türkiye'ye gelmediğini kaydetti.
Sanık Taha, suçlamaları kabul etmediğini belirterek, tahliyesini ve beraatını talep etti.
Duruşmada görüşü sorulan cumhuriyet savcısı, dosyadaki eksik belgelerin tamamlanmasını ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti.
Sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı erteledi.
6 yıl önce
Yorumlar_
[İlk yorum yapan siz olun]