TÜVASAŞ davası başladı

Türkiye Vagon Sanayi Anonim Şirketi'nin (TÜVASAŞ), Bulgaristan'a yaptığı vagon ihracatında devletin zarara uğratıldığı iddialarına ilişkin aralarında eski genel müdüründe olduğu 11  sanık hakkında açılan davanın görülmesine başlandı.
 
Kamu kurum ve kuruluşlarının ihalesine fesat karıştırmak',  'kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık', 'edimin ifasına fesat karıştırma' ve 'haksız mal edinme' suçlarından açılan dava Sakarya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlandı. 
 
Duruşmaya sanıklardan eski TÜVASAŞ Genel Müdürü İ.E., TÜVASAŞ Teftiş Kurulu başkanı H.D., TÜVASAŞ Genel Müdür Yardımcısı Ö.S.B. ve Ö.V. isimli şirketin ortağı R.E. ile sanıkların avukatları ile TÜVASAŞ ve Maliye avukatları katıldı.
 
Duruşmaya katılmayan sanık F.C'nin avukatı Alirıza Acartürk, tüm sanıkların duruşmaya katılmadığını, sanıkların tamamının savunmaları alındıktan sonra tanıklara farklı sorular yöneltilebileceğini kaydederek tanıkların sanık savunmaları tamamlandıktan sonra dinlenilmesini istedi. 
Mahkeme heyeti, bu talebi kabul etti.
 
"Proje bitimine 3 ay kala görevden alındım"
 
TÜVASAŞ Genel Müdürü İ.E., savunmasında, 2003 yılında TÜVASAŞ'a yönetim kurulu başkanı ve genel müdür olarak atandığını söyledi. Görevinin 2012 yılının ekim ayına kadar devam ettiğini belirten İ.E; "Bulgaristan ile yapılan sözleşme gereği düzenlenen projenin son bitim tarihi 2012 yılının Aralık ayıdır. Proje bitimine 3 ay kala görevden alındım. TÜVASAŞ aldıkları kararı yönetimi kurulundan geçirmek suretiyle alıyor. Projedeki tüm kararlar yönetim kurulundan geçirilerek alınmıştır" dedi.
 
"GEÇ TESLİMDEN SORUMLU DEĞİLİM"
 
Suçlamaları kabul etmediğini ifade eden İ.E, savunmasında şunları söyledi; ""İddianamede belirtilen TSE belgesi alınması ile ilgili Bulgaristan AB üyesi olduğu için ve Sayıştay'a üye olan kurumumuzun bu belgenin alımına ilişkin sözleşmeye ek konulmuştur. İddianamede geçen 5 adet tekerlekli sandalye engelli yolcular için vagon ayarlanması hususu TSE belgesi alınması için zorunluydu. Benim kurumu zarara uğratmam kesinlikle söz konusu değildir. Sözleşmenin bitimine 3 ay kala görevden alındığım için geç teslimden sorumlu değilim."
 
"BİLANÇOLARDA ŞİŞİRMELER YAPILDI"
 
TÜVASAŞ'ın 2012, 2013 ve 2014 faaliyet raporlarını mahkemeye sunan İ.E, faaliyet raporlarında farklı ülkelere TÜVASAŞ tarafından satılan vagon bedellerinin iddianameye konu olayla kıyaslanmak suretiyle incelenmesini istedi. İ.E., yapılacak inceleme sonucunda teftiş raporuna ekli bilançolarda şişirmeler yapıldığının açıkça görüleceğini dile getirdi
"TCDD TALEBİMİZİ KARŞILAMADI"
 
TSE belgesinin alımı için TCDD'ye başvurduklarını ancak belgenin alımı için 176 km hız yapabilecek lokomotifin gerektiğini anlatan İ.E; "TCDD'de hızlı tren seti vardı. 250 km hız yapabildiği için başvuruda bulunarak bizim vagonlardan birisini bu sete eklenerek testten geçirilmesini istedik. Bizimle ilgilenilmedi. Talebimiz karşılanmadı. Benden sonraki süreçte TCDD ilgilenmediği için TÜVASAŞ testi özel bir şirket aracılığıyla yaptırmış."
 
"BİLİRKİŞİ RAPORU DELİL MAHİYETİNDE DEĞİL"
 
Sanık H.D. ise TÜVASAŞ ile Bulgaristan demiryolları arasında imzalanan sözleşmede imzasının bulunmadığını söyledi. İhale sürecinde her hangi bir müdahilliğinin de bulunmadığını belirten H.D. suçlamaları kabul etmediğini ifade etti.
 
H.D'nni avukatı Nurullah Sayar'da iddianamenin CMK'nın 170. maddesine aykırı olarak tanzim edildiğini savunan Sayar, müvekkilinin hangi eylem nedeniyle hangi gerekçeyle suçlandığının iddianamede açıklanmadığını, dayanağı belli olmayan suçlamaları kabul etmediklerini belirtti. Savcılık tarafından hukuki görüş içeren bilirkişi raporunun da CMK'nın 170. maddesine göre aykırı olarak dosyaya eklendiğini savunan Sayar, bilirkişi raporunun delil mahiyetinde olmadığını dile getirdi.
 
"İMAL GİDERLERİ ÇOK FAZLA GÖSTERİLMİŞ"
 
Sanıklardan Ö.S.B., de kendisinin sözleşmeye imza attıktan 3 ay sonra görevden alındığını söyledi. Görevden alındıktan sonraki süreç hakkında bilgi sahibi olmadığını kaydeden Ö.S.B.; "İddianamede TSE belgesinin alınması kötüye kullanma gibi aktarılmış. Oysaki imzalanan sözleşmenin şartnamesinde zaten TSE belgesinin içerdiği pek çok şart var. Kaldı ki TCDD ve Sayıştay TSE belgesinin alınması yönünde talimatta vermiştir. Özel şirketlerle ilgili hiç bir sözleşmeye imza atmadım. Suçlamaları kabul etmiyorum. Genel imal giderlerinin çok fazla gösterilmiştir" diye konuştu. 
Sanık R.E. de Ö.B. isimli şirketin ortaklarından biri olduğunu, suçlamaları kabul etmediğini söyledi. 
 
"ADLİ KONTROL KARARLARI KALDIRILDI"
 
TÜVASAŞ ve Maliye'nin davaya katılmasına karar veren mahkeme heyeti, TÜVASAŞ'tan 2013 yılı itibariyle TSE standartına sahip olan ya da olmayan TVS 2000 modelindeki bir vagonun genel imal giderinin, aynı model bir vagonun ortalama kaç saatte çalışılarak bitirileceğinin, benzer bir vagonun ortalama malzeme giderinin ve satış bedelinin istenmesine karar verdi.
 
Sanıkların adli kontrol kararlarının kaldıran mahkeme heyeti, duruşmayı ileri bir tarihe erteledi. 
7 yıl önce
Yorumlar_
[İlk yorum yapan siz olun]