Deprem Uzmanları Ne Diyor?

Afete Hazırlık Derneği (AHDER) Başkanı Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara, Çınarcık merkezli 4,8 büyüklüğündeki depremin doğal sürecinde meydana gelen bir sarsıntı olduğunu söyledi.  
  
Sarsıntının Marmara'da beklenen potansiyel depremin öncüsü olmadığını belirten Işıkara, "Marmara'daki potansiyel deprem tehlikesine her gün bir adım daha yaklaşmaktayız. Bu olay 2 yıl içinde gerçekleşmezse, 2010 ile 2014 yılları arası muhtemel Marmara depremi açısından en riskli yıllar olacaktır." dedi.

Ahmet Mete Işıkara, İstanbul Aydın Üniversitesi'nde katıldığı bir program öncesi gazetecilerin merkez üssü Yalova Çınarcık olan 4,8 büyüklüğünde depremle ilgili sorularını yanıtladı. Türkiye gibi deprem kuşağında olan bir ülkenin her zaman bu büyüklükteki bir sarsıntıyı yaşayabileceğini kaydeden Işıkara, vatandaşları panik havasına girmemeleri konusunda uyardı. Işıkara, "Ülke genelinde 5 ila 5,9 büyüklüğündeki depremler iki ayda bir oluyor. Bu büyüklükteki deprem Marmara'da da olabilir, Türkiye'nin herhangi bir yerinde de olabilir. Vatandaşlar güvenebilecekleri mekânlarda oturmalı." ifadesinde bulundu.

Deprem uzmanı Ahmet Mete Işıkara, Türkiye'de her yıl 6 ila 6,9 büyüklüğündeki bir depremin olması gerektiğini de hatırlattı. Kendisini asıl endişelendiren konunun 1 Mayıs 2003 tarihinde meydana gelen Bingöl depreminden bu yana Türkiye genelinde 6 büyüklüğünde bir sarsıntının meydana gelmemesi olduğunu aktaran Işıkara, "Dolayısıyla bu büyüklükteki deprem gecikmiştir. Ama bunun ülkenin neresinde olacağını bilmiyorum." şeklinde konuştu.

"BUNUN ARKASINDAN BÜYÜK BİR DEPREM BEKLENMEMEKTEDİR"

Jeofizik Kurumu Onursal Genel Başkanı Prof. Dr. Ahmet Ercan, Yalova'daki depreme ilişkin, ''Bunun arkasından büyük bir deprem beklenmemektedir'' dedi.

Ercan, yaptığı açıklamada, Yalova'da meydana gelen sığ özellikteki depremin geniş bir alanda olduğunu belirterek, İstanbul'da da oldukça şiddetli hissedildiğini kaydetti.

Bunun arkasında büyük bir deprem olacağına dair herhangi bir belirti olmadığını ifade eden Ercan, ''Ancak bundan sonra depremcikler 10 gün kadar sürecektir. Bunların büyüklükleri 2,5 ile 4,5 arasında olabilir. Nitekim saat 21.33'te aynı yerde 3.1 büyüklüğünde bir deprem daha meydana gelmiştir'' dedi.

Halkın paniğe kapılmasına gerek olmadığını vurgulayan Ercan, ''Bunun arkasından büyük bir deprem beklenmemektedir. 2008 ile 2015 yılları arasında bu bölgede bu tarz sarsıntılar meydana gelecektir. Beklenen İstanbul depremi de bu yıllar arasında olmayacaktır. İstanbul'u zaten çok büyük bir deprem beklemiyor'' şeklinde konuştu.

ŞENER ÜŞÜMEZSOY

İstanbul Üniversitesi (İÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şener Üşümezsoy da 17 Ağustos'ta kırılan fayın en batı ucunun Çınarcık'ın güneyinde Esenköy'e kadar yırtıldığını ifade ederek, bunun, bu ve bundan sonraki yırtılmanın başlangıç noktasını gösterdiğini kaydetti.

Bozburun Fayı'nın İmralı'nın güneyine doğru gittiğini dile getiren Üşümezsoy, ''17 Ağustos'tan beri geliştirdiğimiz sav buydu. Geçtiğimiz yıl olan depremlerde ve bu gece meydana gelen depremde görünen, Çınarcık'ın güneyinden Güney Marmara'ya doğru ilerleyen fayda gerilme meydana geldiğidir. Bu bölge riskli bölgedir'' diye konuştu.

Bu depreme 'öncü deprem' demenin, dar bir anlam yüklemek olacağını vurgulayan Üşümezsoy, şöyle devam etti:

''10-15 adet 5'lik depremden sonra 7'lik bir depremin meydana gelmesi, bunların öncü olduğu anlamına gelir. Ama bu birkaç senede de daha uzun sürede de olabilir. Burada meydana gelecek depremlerin ardından 7'lik bir gerilme olacaktır. Bu süreç aslında 17 Ağustos'ta başlamıştır.

Bu fayın güneye hareketi, bize Adalara giden bir fayın olmadığını göstermektedir. Gerilim, Çınarcık, Bozburun, İmralı, oradan da Mudanya'ya giden hattadır. Bu sebeple büyük bir İstanbul depremi beklemek doğru değildir. Bu hatta meydana gelecek deprem mutlaka İstanbul'da hissedilecektir, ama deprem ve fay hattı İstanbul'dan uzaklaşmaktadır.''

OĞUZ GÜNDOĞDU

İÜ Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu da bu bölgenin genelde deprem üreten, küçük depremler üreten bir bölge olduğunu söyledi.

Depremin karada meydana geldiğini anımsatan Gündoğdu, ''O sürekli beklediğimiz denizde olacak ve İstanbul'u etkileyecek depremle ilgili belki, dolaylı olarak ilgili, ama bunun arkasından büyük Marmara depremi olacak yorumu getirebilmek için hiçbir fiziki temel yok. Bu bölge için olağan bir deprem. 'Arkasından büyük bir deprem olacak, bu öncüdür' demek kesinlikle mümkün değil'' değerlendirmesinde bulundu.

TURGUT ÖZTAŞ

Mimar Sinan Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Turgut Öztaş da Yalova'daki depremin olağan karşılanması gereken bir hareketlenme olduğunu belirterek, ''Buna 'öncü-artçı' dememiz mümkün değil. Bu, ancak asıl deprem olduktan sonra söylenebiliyor. Bu, kendi içerisinde sistemin bir hareketi, her zaman beklenebilecek bir şey'' dedi.

Kuzey Anadolu Fayının bu gerilimleri toplamasının doğal olduğunu ifade eden Öztaş, ''O gerilim tamamlandığında asıl deprem olacaktır. Bu, her zaman söylediğimiz bir şey. Buna hazırlıklı olmalıyız'' diye konuştu.
 

16 yıl önce
Yorumlar_
[İlk yorum yapan siz olun]